TÜM GÜNLERİMİZ 8 MART COŞKUSU TAŞIYACAKTIR

154 yıldan beri kutlanmakta olan dünya kadınlar günü yine kadın cinayetleriyle, tecavüzleriyle, erkek egemen militarist zihniyetin şiddetiyle dolu. Yazacak o kadar çok şey var ki kadınların yaşadıklarıyla ilgili, daha birkaç gün önce, “kocalarının”, arkadaşlarının, sokaklarda, evlerinde vahşice öldürdüğü kadınlar gözlerimizin önünde.

Eşlerinin, çocuklarının kemiklerini bulurum umuduyla sabahlayan, minicik çocukları ellerine taş olduğu için yargılanan ve elleri yüreklerinde her an gözlerinden bile sakındıkları evlatlarının alınıp dört duvar arasına konulur korkusuyla yaşayan kadınlar.

Kadının eşit ve özgür yurttaş olma sorunu, özel alandan kamuya her yerde söz sahibi olma hakkı ne yazık ki hala kanayan yara. Haklarımızın varlığı konusunda herkesin ahkâm kestiği, o halde “haklarımı kullanacağım” dediğimizde, şiddetle, yasayla karşımıza duvarların örüldüğü haklar.

Yetiştirildiğimiz roller ve gelenekler aldığımız eğitimin bile ilerisinde gitmekte ısrar ediyor, erkek egemen kültürün dayattığı yaşam biçimini biz kadınların tespit etmesini bile kabul edemeyen mantığı anlayabilmemiz mümkün değil. Ama bu zihniyet biz kadınları anlayana kadar mücadelemiz devam edecektir.

Kadınların bu gün yaşadığı acı ve ölümlerden toplumun her kesiminin sorumluluk duyması gerekiyor. Bu bilincin biz kadınlar tarafından oluşturulacağı ve toplumun bütün kesimlerinin kadının özgürlük meşalesi altında toplanacağı konusunda umudumuzu yitirmiş değiliz.

Şiddetsiz bir dünya için, tüm günlerimiz 8 Mart coşkusu taşıyacaktır.

Biz İHD’li kadınlar olarak, bütün Dünya Kadınlarının Gününü kutluyoruz, bu günün genelde insanlık ailesi, özelde kadınlara barış, demokrasi ve özgürlük getirmesini diliyoruz.

İHD’Lİ KADINLAR