İnsan Hakları Savunucularının korunmasına dair uluslararası düzenlemelere riayet edilmeli ve sırf insan hakları savunuculuğundan kaynaklanan faaliyetler yargılama konusu edilmemelidir.
Yürütmenin Yargı eli ile baskısı şeklinde karşımıza çıkan bu tutum insan hakları savunucularını ve Sivil Toplum Kuruluşlarını hedef haline getirmektedir. Gerek yürütme gerekse de yargı organları artık bu tutumlarından vazgeçmelidirler.
Bu nedenlerle, gerek tutuklu bulunan tüm insan hakları savunucularının gerekse de en son gözaltına alınan Siirt Şube Sekreterimiz Zana Aksu’nun derhal serbest bırakılmasını ve bir daha bu yöntemlerin insan hakları savunucuları üzerinde baskı aracı olarak kullanılmamasını diliyoruz.
Unutulmamalıdır ki insan hakları savunucuları, bir başkasının hakkını hiçbir çıkar gözetmeden savunmanın onuruyla hareket ettiği için hiçbir baskı ve baskı aracından yılmayarak hak savunuculuğu faaliyetlerine devam edecektir.