Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadını izleyerek incelemekte olduğu Hasan Gülünay dosyasında sivil toplum kuruluşları tarafından amicus curie sıfatıyla hukuki görüş sunulmasını kabul etti. Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Anayasal Haklar ve İnsan Hakları için Avrupa Merkezi (European Center for Constitutional and Human Rights) ve İnsan Hakları Ortak Platformu bileşenlerinden İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, İnsan Hakları Araştırmaları Derneği ve Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin ortak imzaladıkları bir metin ile görüşlerini Mahkeme’ye iletti.
Latince bir hukuk terimi olan amicus curiae terimi “mahkeme dostu” demek olup bir davanın tarafı olmadan mahkemeye karara dayanak teşkil edecek bilgiler sunan kişi veya kuruluş anlamına gelmektedir. Amicus curiae, verilecek kararın yaratacağı geniş hukuki, sosyal ve ekonomik etkileri mahkemeye iletir ve endişeleri dile getirir. Karardan etkilenebilecek olan kişilerin sesini duyurabileceği bir müdahale aracı işlevi görür. Mahkemeyi daha geniş, daha kapsamlı ve daha doğru bir yasal çerçevede karar vermeye teşvik eder. Alternatif hukuki argümanlar sunarak içtihat geliştirmeyi amaçlar.
Amicus curiae bazı ulusal mahkemelerin yanı sıra, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Amerikalılar Arası İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Birliği Adalet Mahkemesi gibi uluslararası mahkemelerde yerleşik bir kurumdur. Hak örgütleri amicus curiae sıfatıyla zorla kaybetme, yasadışı keyfi infaz gibi ağır insan hakları ihlallerinin insanlığa karşı suç olarak değerlendirilmesi için gerekçelerini, konuya ilişkin hukuki tartışmaları, özellikle zamanaşımı ve af konusundaki görüşlerini sunmuştur. Bu sayede bugüne kadar birçok emsal karar verilmesi sağlanmıştır.
Anayasa Mahkemesi’nin incelemesi devam ettiğinden dolayı sunulan metnin içeriğini paylaşamıyoruz, ancak benzer bir örnek için bkz: Efrain Bamaca Velasquez/Guatemala davası için sunulan amicus curiae hukuki mütalaası.