Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin bir televizyon programında ifade ettiği görüşleri nedeniyle hakkında yakalama kararı çıkarılmış ve sabaha karşı saat 02:00’de bulunduğu Diyarbakır Barosundaki ofisinden, “Terör örgütü propagandası yapmak” suçundan hakkındaki soruşturmanın sonuçsuz kalmasını sağlamak amacı ile yurt içinde saklandığı; tüm aramalara rağmen Elçi’ye ulaşılamadığı ve tebligat yapılamayacağı anlaşıldığından hakkında yakalama kararı çıkarıldığı belirtilerek, verilen karar gereğince, Terörle Mücadele Ekipleri tarafından alınarak , İstanbul’a götürülmüştür.
Kimliği, görevi ve açık adresi bilinen bir insanın ifade ettiği görüşleri nedeniyle Terörle Mücadele Yasasının 7/2. Maddesi hükmünce bu şekilde yakalanıp gözaltına alınarak sorguya alınması kabul edilemez.
Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önüne götürülmüş sayısız ifade özgürlüğü davasına, Mahkemenin bu davalarda verdiği ihlal kararlarına, ifade özgürlüğü konusunda Avrupa Bakanlar Komitesi’nin izlemesi altında olmasına, Türkiye’nin bu ihlalleri ortadan kaldırmaya yönelik olarak Avrupa Konseyi ile yürüttüğü ifade özgürlüğü projesine ve 2014 yılında Bakanlar Kurulu tarafından Kabul edilerek Resmi Gazetede yayınlanan “ Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararlarının İnfazı için Eylem Programı” olmasına rağmen, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin sadece düşüncesini ifade ettiği için maruz bırakıldığı bu uygulama, insan haklarına, ifade ve vicdan özgürlüğüne karşı yapılmış ağır bir ihlaldir.
İnsan hakları örgütleri olarak, bu tür hukuk dışı uygulamalar karşısında ifade özgürlüğü için mücadelemizi sürdüreceğimizin ve Diyarbakır Baro Başkanlığının yanı sıra, aktif bir insan hakları savunucusu olan Avukat Tahir Elçi’yi yalnız bırakmayacağımızın bilinmesini istiyoruz.
İnsan Hakları Ortak Platformu